Büyük Felaketin Ardından Akıllara Gelen Soru: Depremler Önceden Tespit Edilebilir Mi?

Büyük Felaketin Ardından Akıllara Gelen Soru: Depremler Önceden Tespit Edilebilir Mi?



Kahramanmaraş’ta peşi sıra olup biten iki büyük zelzele, 10 değişik şehrimizde büyük yıkıma neden oldu. Bazı şehirlerimiz, dev gibi enkaz yığınlarına dönüştü, binlerce bina yıkıldı, sayısız bina büyük hasar görmüş oldu. Ne yazık ki depremin neden olduğu yıkımda, 30 binden fazla insanımız yaşamını kaybetti, çok daha fazlası ise yaralandı. İhmal ve denetimsizlik binlerce binanın yıkılmasındaki, insanımızın yaşamını kaybetmesindeki temel sebeplerdi. Bununla birlikte son dönemde, “depremler evvel tespit edilebilir mi” sorusunun yanıtı da merak ediliyor? Detaylara beraber bakalım.

Kahramanmaraş depremleri tüm Türkiye’yi yasa boğdu

Elbette ihmal, denetimsizlik ve daha pek oldukca insan kaynaklı hata, depremde binlerce insanımızın hayatını kaybetmesindeki temel faktördü. Ancak son dönemde, depremlerin niçin evvelinde tahmin edilemediği, neden insanların evvel uyarılamadığı sorusu da akıllara geliyor?

Depremleri evvelinde tespit etmek mümkün mü?

Kısa yanıt, ne yazık ki hayır. Günümüz teknolojisi, depremlerin kati tarihini tespit etmeye ne yazık ki imkan tanımıyor. Ancak bilim adamları uzun süreden beri bu mevzu üstünde ciddi şekilde çalışıyor. Fakat depremlerin öncesinden tahmin edilememesinin altında yatan pek oldukca faktör ve kompleks süreçler var. Bilim insanları, uzun süredir laboratuvar ortamında depremler meydana getiriyor ve bu sayede farklı alanlarda değerli emekler gerçekleştiriyor.

Laboratuvar ortamında oluşturulan depremlerin hareketi evvelde tahmin edilebiliyor

İtalya’daki Roma Sapienza Üniversitesi ve ABD Birleşik Devletleri’ndeki Penn State Üniversitesinde yer bilimleri profesörü olan Chris Marone, mevzu hakkında “Depremleri laboratuvarda simüle ettiğimizde minik arızaların meydana geldiğini görebiliyoruz: önce bazı çatlamalar ve yarıklar ortaya çıkıyor. Ancak doğada neden çoğu zaman büyük bir deprem olacağına dair ön belirtiler görmediğimiz konusunda oldukça fazla belirsizlik var.” ifadelerini kullanıyor.

Jeologlar, 1960’lı yıllardan bu yana depremleri evvelde tahmin edebilmek için çeşitli çalışmalar gerçekleştiriyor

Ancak günümüzde dahi depremleri önceden anlamak mümkün değil. Marone’a göre bunun en mühim nedeni, yerküreyi boydan boya kat eden fay hatlarının karmaşıklığı. Öte taraftan yer altındaki sismik gürültü, depremleri evvelinde tahmin etmeye yarayabilecek sinyalleri karmaşa hale getirerek, yeteri kadar doğruluk payına sahip analizlerin elde edilmesine mani oluyor.

Amerika Jeolojik Araştırmalar Kurumuna nazaran bir depremin ne vakit meydana geleceğini tahmin edebilmek için önemli olan üç değişik husus var

deprem

“Depremin nerede olacağı, ne zaman olacağı ve ne kadar büyük olacağı.” Ancak şimdiye kadar asla kimse, bunları kesin bir halde bilmeyi başaramadı. Buna rağmen bilim insanları depremlerin hangi gün ve saatte gerçekleşeceğini bilemese de deprem tarihi hakkında bir vakit aralığı verilebiliyor. Örneğin birtakım araştırmaların sonunda alakalı bölgede birkaç sene içerisinde bir zelzele beklentisi olduğu ifade edilebiliyor. Ancak bu zaman aralığı, depremin hasarlarının ciddi seviyede azaltılabilmesi için yeterli değil.

Günümüzde depremleri evvelinde tespit edebilmek adına çok ilgi çekici çalışmalar da yapılıyor

deprem

Bilim insanları, depremleri evvelinde tespit edebilmek için yalnızca sismik verileri çözümleme etmiyor. Örneğin -her ne kadar bilim dünyasında tartışmalı bir konu olsa da- değişik hayvanların davranışlarının takip edildiği emekler var. Bazı bilim insanları özellikle depremlerin merkezine yakın yerlerdeki hayvanların davranışlarında depremlerden önce bariz değişimler olduğunu ileri sürüyor.

Çinli bilim insanları iyonosfer tabakasındaki değişimlerden deprem tahmini oluşturmaya çalışıyor

deprem

İyonosfer, atmosferin elektromanyetik dalgaları yansıtacak miktarda iyonların ve özgür elektronların bulunmuş olduğu 70 km ile 400 km arasındaki bölümü. Çinli bilim insanları elektrik yüklü parçacıklardaki dalgalanmalara bakarak depremleri önceden tahmin etmeye çalışıyor. İsrail’deki bir grup bilim insanı ise iyonosferdeki elektron içeriğinde son 20 yılda olup biten değişiklikleri inceleyerek büyük depremleri 48 saat evvel % 83 doğrulukla tahmin etmenin mümkün olabileceğini ileri sürüyor.

Deprem bölgelerindeki su buharı değişimleri de yaklaşan depremlerin işareti olabilir

deprem

Japon bilim adamları, bazı zelzele bölgelerindeki su buharı değişimlerini inceliyor. Bu değişimlerin incelenmesiyle meydana getirilen tahminlerde yüzde 70 doğruluk oranı olduğu iddia ediliyor. Ancak bu yöntemle de zelzele gününü doğru bir şekilde tahmin etmek olası değil. Bu yöntem yardımıyla, takip eden birkaç ay içerisinde zelzele bölgesindeki herhangi bir noktada zelzele olabileceği tahmininde bulunuluyor.

Öte yandan günümüzde suni zekâ kullanılarak depremleri evvelinde tahmin etmeye yönelik çalışmalar da var. Bazı bilim insanları, suni zekânın önümüzdeki süreçte oldukca daha müessir olabileceğini bu sayede depremlerin tam olarak hangi gün meydana geleceğinin tahmin edilebileceğini anlatım ediyor.

Kaynak: 1

kaynak – sozcu, listelist

Similar Posts

Bir cevap yazın