Bilim İnsanlarından Heyecanlandıran Çalışma: Yakın Gelecekte Fazladan Kollara Sahip Olabiliriz
Teknoloji, çok değişik alanlarda müthiş bir hızla gelişmeye devam ediyor. Son dönemde önemli teknolojik gelişmelerin yaşandığı alanlardan biri de robotik. Bu alanda faaliyet gösteren bilim insanları kısa vakit ilkin insan vücuduna hemen hemen kusursuz bir şekilde adapte olan robotik uzuvlar geliştirmeyi başardı. Bu doğrultuda birtakım bilim insanları, ilerleyen dönemde insanların robotlarla “bütünleşebileceğini” düşünüyor. Yalnızca bilim kurgu filmlerinde olabilirmiş şeklinde görünse de son dönemde yapılan çalışmalar, yakın gelecekte “fazladan kollara” veya değişik uzuvlara haiz olabileceğimizi ispatlar nitelikte. Detaylara birlikte bakalım.
Son dönemde robotik teknolojisinde çok mühim gelişmeler yaşanıyor

Örneğin Cambridge Plastisite Laboratuvarından Dani Clode isminde bilim insanı kısa zaman ilkin üç boyutlu yazıcı ve robotik teknolojisini birleştirerek bir başparmak üretmeyi başardı! Üstelik bu başparmak, insan vücudunun organik bir parçası benzer biçimde hareket edebiliyor, oldukca basit bir halde kullanılabiliyor.
“Üçüncü başparmak” ismi verilen ürün, avuç içinden veya el bileğinden insan vücuduna bağlanıyor ve öteki parmaklarla organize bir biçimde, organik bir uzuv benzer biçimde çalışıyor.
Robotik uzuvlar üzerine meydana getirilen çalışmaların temel amacı, belirli engelleri olan veya uzuvlarında extra işlevselliğe gereksinim duyan kişiler için alternatif kurmak

Bu alanda mühim çalışmalara imza atan Dani Clode, konuyla alakalı “Eğer bir uzvunuz eksikse o uzvu yerine koymaya çalışmak yerine sağlam olanı niçin büyütmeyelim? Böylece onunla daha fazlasını yapabilirsiniz.” ifadelerini kullanıyor. Yani bu uzuvlar, muayyen engelleri bulunan insanları için fazlaca mühim bir rol üstlenebilir. Bununla beraber robotik uzuvların, gündelik ömür pratikleri üzerinde de önemli değişimlere sebep olabileceği ifade ediliyor.
Cambridge Üniversitesinde bilişsel sinirbilim profesörü Tamar Makin, robotik uzuvların gündelik yaşamdaki kullanması üstüne çarpıcı örnekler veriyor

Makin, “Sebzeleri doğrarken çorbayı karıştırabilmek için extra bir kolunuz olsun istiyorsanız, bir seçeneğiniz olabilir.” ifadeleriyle bu sıra dışı değişen teknolojinin kullanım alanlarında dair ilginç bir açıklamada bulunuyor.
Bununla beraber Makin, genel olarak robotik uzuvların, özelde ise “üçüncü başparmak” isimli ürünün birtakım sektörleri de direkt etkileyeceği görüşünde. Makin’e bakılırsa “ekstra başparmak,” birçok tabağı aynı anda taşıyan garsonlar veya kirişi durağan tutarken çivi çakmaya çalışan inşaat işçileri için de yararlı olabilir. Ancak robotik uzuvların hemen hemen yeterince yaygınlaşmamasının altında çok entresan bir sebep var.
Protez uzuvlar genellikle beyin-bilgisayar arayüzleriyle çalışıyor

Yani robotik bir uzva sahip olmak isteyen bireyin beynine bir implant yerleştirilmesi gerekiyor. Bu konum, hızla gelişen teknolojinin yaygın hale gelmesinin önündeki en büyük engellerden biri olarak gösteriliyor. Fakat üçüncü başparmağı üretmeyi başaran Cambridge Üniversitesinden bilim insanları, robotik uzuvların emek harcama prensibine dair çığır açabilecek bir sistem geliştirdi.
Üçüncü başparmak, kullanıcının ayak başparmağının altındaki tazyik sensörlerine bağlanarak çalışıyor

Bu sayede robotik uzvun kullanması da mühim oranda kolaylaşıyor. Makin bu metot yardımıyla yaşları 3 ila 97 içinde değişen 600 bireyin aleti ilk dakika içerisinde kullanmayı başardığını anlatım ediyor.
Son dönemdeki gelişmeler dikkate alındığında yakın gelecekte fazladan kollarımız olabilir!

Bazı bilim insanlarına nazaran teknolojideki inanılmaz büyüme yardımıyla, yakın gelecekte sokaklarda fazladan uzuvlarıyla dolaşan insanlar görmek hiç de şaşırtıcı olmayacak!
Kaynak: 1
kaynak – sozcu, listelist