Bakan Çavuşoğlu: “Türk yüzyılı, Türk baharı başladı”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard ile bir araya geldi.
Gerçekleştirilen ikili görüşmenin ardından basın toplantısı düzenlendi.
Türkiye ve Meksika arasındaki ilişkilerin her alanda devamlı gelişmesinden memnun olduklarını dile getiren Bakan Çavuşoğlu, “İlişkilerimizde ciddi bir potansiyel var. Bu potansiyeli yakalamamız lazım. Bundan istifade etmemiz gerekiyor. Bugün bu tarz şeyleri konuştuk. Kabul ettiğimiz ortak bildiride buna vurgu yaptık. Meksika, Latin ABD bölgesinde bizim üçüncü tecim ortağımız. Aslında birazcık şaşırdım. Kolombiya, Meksika’yı geçmiş. Bizim ticaret hacmimizin geçen yıla göre artmasına rağmen üçüncü sırada. Ama bizim 5 milyar dolarlık bir amacımız var. Buna ulaşmak için biraz gayret sarf etmek lazım” ifadelerini kullandı.
Ticaretin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğine vurgu yapan Bakan Çavuşoğlu, gelecek senenin ilk çeyreğinde Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerini reanimasyon mevzusunda hem düşünce kalındığını aktardı.
Türk dizilerinin Meksika’da çok popüler hale gelmesiyle Türk diline ilginin arttığının altını çizen Çavuşoğlu, Meksika’da karşı karşıya Türkçe derslerine başlanıldığını ve ilginin de fazla bulunduğunu söylemiş oldu. Ayrıca Çavuşoğlu, Meksika’ya 2022 Dünya Kupası’nda da başarılar diledi.
“Tahıl Anlaşması’nın uzatılması epeydir gündemimizde”
Açıklamalarının ardından basın personellerinin sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, Tahıl Anlaşması’nın süresinin uzatılmasına ilişkin, “Tahıl Anlaşması’nın uzatılması epeydir gündemimizde” dedi.
Rusya’nın tahıl ve gübre ihracatının önündeki engellerin kaldırılması talebinin de masada bulunduğunun altını çizen Çavuşoğlu, “Bu aslına bakarsak İstanbul’da varılan mutabakatın bir parçası. Her ne kadar ürünler yaptırım listesinde olmasa da ürünlerin ihracatının gerçekleştirilmesi için taşınması lazım, ödemelerin yapılması lazım. Tüm bu konular yaptırım kapsamında olduğu için özellikle gübre mevzusunda bir ilerleme sağlanamadı. Biz bu süreçte BM’yle birlikte temaslarımızı yoğun bir halde sürdürdük” şeklinde konuştu.
“Umarım 4 ay sonra yeniden uzatılır”
Önemli adımların atıldığını belirten Çavuşoğlu, “Rusya’da tahmin oldu fakat engellerin tamamen kalkmadığını söylemek lazım. Bunu söylediğiniz vakit bazıları ‘Rusya’yı mı savunuyorsunuz?’ diyor. Hayır, Rusya’yı savunmuyoruz. Bu bir antak kalma. Ukrayna tahılının sorunsuz bir şekilde ihtiyaç sahibi ülkelere gidebilmesi için Rusya’nın taleplerinin de anlaşmada olduğu benzer biçimde karşılanması gerektiğini söylüyoruz. Anlaşmaya her insanın uyması lazım. Bazı zorluklar oldu ama epeyce bir mesafe kat edildi. Umarım 4 ay sonra yeniden uzatılır, 120 gün değil de 1 yıl uzatılır” diye konuştu.
“Sonuçta geçindiren bir savaşın yansıması maalesef kaza da olsa”
Bakan Çavuşoğlu, Polonya’ya düşen füze ile alakalı gelen soruya ise, “Her şeyden önce Polonyalı dostlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletmek istiyoruz. İlk incelemelere göre bir kaza yaşandığı anlaşılıyor. Sonuçta devam eden bir savaşın yansıması maalesef kaza da olsa. Bir an ilkin savaşın sonlandırılması müzakere masasına dönülmesi her bakımdan mühim” cevabını verdi.
“Türk yüzyılı, Türk baharı başladı”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye bulunmasına gelen tepkileri değerlendiren Çavuşoğlu şunları söylemiş oldu:
“AB’nin ne hakkı var ki Türk Devletleri Teşkilatı’na müdahale etsin. ABD’ye de mesajımız şu; hem Türkiye Yunanistan ilişkilerinde aynı zamanda Kıbrıs’ta dengeyi bozdunuz. Kantarınızın ayarı bozuldu. Dengeli olun ve internasyonal hukuktan bahsediyorsanız Yunanistan’ın Rum kesiminin ihlallerine bakın. Aynı zamanda bizler ABD’den de icazet alacak değiliz. Türk yüzyılı, Türk baharı başladı. KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı’na üye olmasıyla aslında yine bu anlamda bir filizin ortaya çıktığını söyleyebiliriz. ABD’nin ve özellikle AB’nin Türk Devletleri Teşkilatı üyelerine baskı yaptığını hatta tehdit ettiğini gördük. Her bir ülkeye notalar verdiler, mektuplar yazdılar, baskı yaptılar. AB ya da Amerika kim olursa olsun bu tür tehditlere boyun eğmeyen bir Türk dünyası var. Türk dünyasının donanması kimsenin hilafına, aleyhine değil.”
kaynak: linehaber.com.tr