Uykusuzluk çocuklarda hangi hastalıklara yol açabilir?

Uykusuzluk çocuklarda hangi hastalıklara yol açabilir?



Uyku sadece bir dinlenme aracı değildir. Beyin başta olmak suretiyle bütün organların yenilenmesi için şarttır. Uyku sırasında stres hormonları azalırken büyüme hormonu salınımı artar. Bu sayede vücut kendini onarır, yine yapılandırır, protein sentezi artar ve kendini yeni güne hazırlar. Özellikle bebeklik dönemi olmak suretiyle hayatımızın büyük bölümünü uyuyarak geçiririz. Yetersiz uyku çocuğun biyo-psiko-sosyal sağlığını olumsuz etkileyebilecek bir unsurdur. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Burçin Yorgancı Kale, çocukluk çağlarında uykunun önemini ve uyku sorunlarının yol açabileceği rahatsızlıkları şöyle anlattı:

Dr. Burçin Yorgancı Kale

Çocuklar hangi yaşta kaç saat uyumalı?

Gece boyu kesintisiz uyku 3-6 ay arasında sirkadyen sistemin olgunlaşmasıyla gerçekleşir. Ardışık kesintisiz uyku süresi incelemelerde en sık 6 yada 8 saat olarak tanımlanmaktadır.

Erken çocukluk döneminde (1-3 yaş arası) uyku ihtiyaçı ortalama olarak 12-13 saat olup, çoğunlukla 18 ay civarında gündüz kestirme ihtiyacı bire düşer. Okul öncesi dönemde uyku ihtiyaçı yaklaşık 11-12 saat olup, yatağa girdikten uykuya dalmaya kadar geçen vakit 15-30 dakika içinde değişir. Çocukların ortalama 4-5 yaş civarında gündüz kestirme ihtiyaçının kalmadığı kabul edilmektedir. Okul çağındaki çocuklarda toplam uyku gereksinimi 10-11 saat olup, gündüz uyku gereksinimi beklenen bir vaziyet olmadığından sınıfta, serviste, evde gündüz uyuklayan bir çocuğun uyku niteliğinin değerlendirilmesi gereklidir. İlkokul çağındaki bir çocuğun sabah kendiliğinden uyanabilmesi beklenir. Yaşa göre günlük minimum uyku ihtiyacı için ilk 3 ay bir süre tanımlanmamakta, 4-12 ay arası bebeklerde 12 saat, 1-2 yaş içinde 11 saat, 3-5 yaş arasında 10 saat, 6-12 yaş içinde 9 saat, 13-18 yaş içinde 8 saat kabul edilmektedir.

Uykusuzluk hangi sorunlara sebep olabilir?

Özellikle erken çocukluk süreci uyku sorunlarının çocuk üstünde negatif etkilerinin yanı sıra aile işlevselliğini de bozmuş olduğu ve anne baba ruh sağlığı açısından negatif tesirleri olduğu ileri sürülmektedir. Uzun süreli uykusuzluk vücudun sıcaklık kontrolünde, beslenme metabolizmasında, bağışıklık sisteminde ve diğer düzenleyici sistemlerde bozulmaya yol açar. Bu sıkıntı artmış dürtüsellik ve saldırganlık, endişe bozukluğu, karşıt olma karşıt gelme bozukluğu, hiperaktivite, dikkat-bellek sorunları, okul başarısında düşüklük, yetişkin dönemde alkol, madde bağımlılığı ile ilişkilendirilmiştir. Çocukluk çağında uykusu kötü olanların (kalitesiz, yetersiz) aşırı kiloluluk riski yüksektir.

Kaliteli uyku için odalarında neler olmalı, neler olmamalı?

– Uyku kalitesi için sessiz ortam ve müsait oda ısısı sağlanmalıdır.

– Loş ışık sağlayabilecek hafifçe ışığı olan gece lambaları tercih edilebilir

– Odada TV-telefon-bilgisayar bulundurulmamalı. Çocuklar tv karşısında uyumaya rahatça alışabilir. Çocuğun yatak odasında televizyon ya da bilgisayar bulunması durumunda çocuğun uyku zamanını test etmek güçleşir.

– Bunun yanında çocuğun yatak odası ceza vermek gibi değişik amaçlarla kullanılmamalıdır.

Uyku hijyeni iyi mi sağlanır?

Kaliteli bir uyku için gerekli şartların oluşmasını elde eden kurallara “uyku hijyeni” denir. İşte bunun için dikkat edilmesi gereken noktalar…

– Bebek ve çocuklar için uyku saati ile alakalı rutinler oluşturmalı, bu rutinler sevecenlikle uygulanmalıdır.

– Çocukların yatağa gitme ve yatma zamanları düzenlenmeli, okul günlerinde ve dinlence günlerinde yatma ve kalkma saatleri aynı olmalıdır.

– Uyku saatinin düzenli olması, yatmadan önceki son bir saat içinde banyo, diş fırçalama, pijama giyme, sarılma, ninni gibi sakin faaliyetleri içeren uyku rutini oluşturulmalıdır.

– Küçük çocukları yatırdıktan sonra çocukla bir müddet beraber olup onu sakinleştirmek (okşamak, kitap okumak, masal anlatmak şeklinde) yahut sevdiği bir oyuncakla uyumasına izin vermek yararlı olabilir.

– Yatağa gitme zamanı yaklaştığında sessiz bir ortam yaratılmalı, yatmadan ilkin yüksek enerji gerektiren oyunlar, aktivitelerden kaçınılmalıdır.

– Yatmadan ilkin heyecanlı filmler izlemek, egzersiz yapmak, uykuya dalma süresinin uzamasına, uyku süresinin azalmasına yol açmaktadır.

– Çocuk açken yatırılmamalı ek olarak yatmadan önceki iki-üç saat içerisinde ağır yemekler, büyük porsiyonlardan kaçınılmalıdır.

– Çocuk gün içerisinde ve özellikle uykudan ilkin kafein içeren çay, kahve, çikolata gibi içeceklerden uzak durmalıdır.

– Çocuğun her gün ev dışında düzenli sportif faaliyetler yapması uyku düzeni açısından yararlıdır sadece yatmadan önceki iki-üç saat arasında ağır egzersizlerden kaçınmalıdır.

– Ergenler ise her gece ihtiyaçı olan uykuyu kesinlikle almalı, bir gece az uyuyup sonraki günlerde uyku açığını kapatmayı tercih etmemelidirler.

– Gündüz şekerleme yapma gereksinimi olursa bunun süresinin kısa bulunmasına itina göstermeli ve şekerlemelerin akşam saatlerinde olmaması, öğle veya öğleden sonrasında bulunmasına dikkat edilmelidir. Eğer şekerleme yapıldığında gece uykuya dalma güçlüğü yaşanıyorsa şekerlemelerden kaçınılmalıdır.

kaynak – sozcu, listelist

Similar Posts

Bir cevap yazın