‘Herkes için iyilik’ diyen markalar kazanıyor











Özlem Bay Yılmaz [email protected]

‘Z Jenerasyonu’nun markalardan beklediği ‘iyilik’ arayışı her geçen gün artıyor. Yeni nesil, raflarda daha çok ürün görmek yerine, markaların sürdürülebilir tarımdan iklim değişikliği ile mücadeleye kadar pek oldukça alanda ‘iyiliğe’ ağırlık vermesini istiyor.

Dijital dönemin çocukları olarak adlandırılan Z kuşağını anlamak markaların yeni gündem konusu halini aldı. 100 milyar dolar masraf potansiyeline sahip Z kuşağının markalardan beklediği iyilik arayışı her geçen gün artıyor.

Yeni nesil markalarda raflardaki ürün çeşitliğini artırmasından çok sürdürülebilir tarımdan iklim değişikliği ile mücadeleye kadar pek oldukca alanda iyiliğe ağırlık vermesini istiyor.

Bu bilince sahip olan ve değişik alanlarda ‘iyilik hareketi’ne soyunan markalar, onlardan tam not alıyor. 140 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Bel Group da onlardan biri.

Fransa’da kurulmuş, uluslararası bir aile şirketi olan Bel Group’un dünya çapında 31 üretim tesisi ve 12 binin üstünde personeli var.

ANLAMLI MARKA İLETİŞİMİ

Çorlu’da bulunan 14 bin metrekarelik üretim tesislerinde yerli hammadde kullanım oranlarının yüzde 80 seviyesinde olduğunu ve bunu yüzde 90’a çıkarmayı amaçladıklarını kaydeden Bel Group Türkiye’nin Ülke Müdürü Selim Ardıçdalı, satın alma planlarında, değişen jeopolitik ve ekonomik şartlar sebebi ile artık daha fazla yerli ürün kullandıklarını ifade ediyor.



rent a car 34

Tedarikçiden tüketiciye kadar bütün paydaşlarıyla olan faaliyetlerini ‘For all for good’ (Herkes için iyilik) fikri çatısı altında şekillendirdiklerini anlatım eden Ardıçdalı, “Bu bağlamda pazarlama planlarımızı oluştururken iki önemli ayaktan besleniyoruz. Birincisi pozitif yönde ürünler, ikincisi ise olumlu ve anlamlı marka iletişimi olarak yer ediniyor” diyor.

30 MİLYON EURO HEDEFLİYOR

Grubun ana markaları arasında La Vache Qui Rit, Karper, Kiri yer alıyor. Türkiye’deki varlığı 90 yılı aşan Bel Group Türkiye; Filistin, Irak, İsrail, Ürdün’e ihracat yapıyor. Şirketin bu yılki ciro hedefi ise ortalama 30 milyon Euro.

Sağlıklı ve sorumlu besin üretiminde dünya şampiyonu olmayı hedeflediğini kaydeden Ardıçdalı, 2018 yılından ilkin sürdürülebilir tarım, sıhhatli besin/zenginleştirilmiş içeriğe haiz gıda, ambalajlar ve paketleme, iklim değişikliği ile savaşım ve erişilebilirlik şeklinde beş ana alan belirlendiğinin değerlendirmesini yapıyor.

Kadın istihdamına da önem verdiklerini aktaran Ardıçdalı, 250 mensuplarının yüzde 38’inin hanım bulunduğunu, bunu yüzde 40’a çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor.

SORUMLU AMBALAJ TÜKETİMİ

Ardıçdalı, hem ham maddeleri bununla beraber paketleme malzemelerinin tedarikini mümkün olduğunca yurtiçinden sağlamaya çalıştıklarını söylüyor. ‘Herkes İçin İyilik’ mottosuyla sürdürülebilir ziraat ve çiftçilik alanında global olarak çalışmalarını yürüten grubun gelecek devre planları içinde görevli ambalaj tüketimi de yer alıyor.

Böylece 2025’in sonuna kadar tüm paketlerin yüzde 100 geri dönüştürülebilir olması hedefleniyor. Bel Group Türkiye, iklim değişikliğine karşı karbon ayak izini azaltma hedefiyle birlikte Türkiye’deki fabrikasında su ve enerji kullanımını da son beş yılda yüzde 30’lara varan oranlarda düşürmeyi başardı.

GIDA İSRAFINI ÖNLEMEK

Grup çatısı altındaki La Vache Qui Rit markası, 100’üncü yaşını ‘Gülümseyince Her Şey Değişir’ kampanyası ile kutladı.

Gülmek İyileştirir Derneği iş birliğiyle, ciddi hastalıklar ve travmalar nedeniyle psiko toplumsal yardımcı ihtiyacı içinde olan çocuklar ve ailelerinin gereksinimlerine uygun hususi koşulların sağlandığı Hijyenik Oyun Merkezi’ni Pendik’te açtı.

Gıda israfına da eğilen öbek, Fazla Gıda ile iş birliği yaptı. Türkiye’de israf edilen gıda miktarı yıllık 26 milyon tonu buluyor. Bu miktar, 215 milyar TL’ye karşılık geliyor.

kaynak: ekonomist.com.tr