safra kesesi ameliyatından sonra oruç tutulur mu bilgi90’dan bulabilirsiniz
Ramazan Ayında Cerrahi Hastalarda Beslenme
Cerrahi girişimlerden sonra vücutta birçok değişiklik ortaya çıkmaktadır. Metabolizma ve sindirim sisteminde ortaya çıkan bu yeni düzen kısa ve uzun vadede farklı etkilere sahiptir. Çeşitli operasyonlardan sonra kısa ve uzun vadede dikkat edilmesi gereken bazı noktalar, yeni oluşan vücut düzeninin sağlıklı olmasını sağlayabilir.
Genel cerrahi alanına giren ve sindirim sistemi ile ilişkisi olmayan fıtık, tiroit bezi ve meme gibi operasyonlardan sonra yorgunluk, kansızlık, vücut direncinin düşmesi gibi erken dönemde iyi dinlenme ve beslenmeyi gerektiren durumlar söz konusudur ancak böylesi operasyonlardan yaklaşık 3-4 hafta sonra metabolizma normale yakın bir seviyeye döndüğünden bu hastalar operasyon öncesi dönemin beslenme düzenine ve dolayısıyla normal oruç tutma düzenine kısa bir sürede dönebilirler.
Sindirim sistemini ilgilendiren operasyonlardan sonra ise durum çok farklıdır. Cerrahinin alanı ve oluşturulan değişikliklere bağlı uzun süreli ve hatta kalıcı yeni düzenler hastanın beslenmesini kalıcı olarak değiştirebilmekte ve açlığa karşı direncini azaltabilmektedir.
Yemek borusu, mide ve oniki parmak barsağı operasyonlarından sonra uzun süreli açlıklar kadar bir defada çok gıda tüketmek de zararlı olabilir. Özellikle midenin tamamının alınmadığı ve hepsi ya da bir kısmının geride kaldığı cerrahilerden sonra uzun süreli açlıklar sıklıkla ülserlerin (yaraların) oluşmasına ve hatta kanama veya delinme gibi hayati tehlike yaratan yan etkilerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Yine de bu tip operasyonlardan yaklaşık 1 yıl sonra üst sindirim sistemi oturmuş bir dengeye ulaştığından oruç tutmak mümkün olabilir. Doktorun önerisiyle asit salgısını kontrol eden ilaçlar, sahur ve iftarda dengeli ve özellikle yenilen gıdanın miktarı olarak aşırı olmayan beslenme tarzı hastalara bu hususta yardımcı olabilir.
İnce ve kalın barsak cerrahisi geçiren hastaların ise genellikle eski sindirim görevi dengelerine ulaşabilmesi daha kolay ve daha hızlı olabilmektedir ve bu hasta gurubu cerrahiden 2-3 ay gibi kısa bir süre sonra oruç tutabilecek dengeye kavuşabilirler. Hemoroid, fissür ve benzeri makat çevresi basur gurubu hastalıklar nedeniyle operasyon geçiren hastaların iyileşmeleri ve sağlıklı dışkılama işlevlerini yerine getirmeleri açısından ise ishal ve kabızlığın olmaması gerekli. Bu nedenle bu hastaların tercihen 3 öğün yemek yemeleri ve her öğünde bol miktarda bitkisel lif alıp fazlaca su içmeleri gereklidir.
Çok sık uygulanan operasyonlardan biri ise safra kesesi cerrahileridir. Safra kesesi alınmış hastaların beslenme rejiminde herhangi bir yasak bulunmamaktadır ancak bu hastaların uzun süre aç kalmaları, safra reflü gastriti denilen özel bir çeşit mide rahatsızlığına neden olduğundan sık sık beslenmeleri gereklidir. Diğer taraftan safra kesesi ve pankreas operasyonu geçiren hastaların bir öğünde fazla hayvansal gıda tüketmeleri hazımsızlığa neden olduğundan klasik iftar öğünleri de bu hastalar için uygun olmayabilir.
Genel olarak cerrahi operasyonlardan sonra erken dönemde vücut direnci düştüğünden ve yeni metabolizma değişiklikleri gündeme geldiğinden beslenme düzenindeki bozukluk ve yetersizlikler hastanın genel sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu süreç özellikle ciddi hastalıklar ve büyük çaplı operasyonlarda uzun bir süre ve hatta ömür boyu sürebilir. Yine de yapılan operasyonlar ve vücutta oluşturdukları değişiklikler hakkında detaylı bilgiye sahip olduğumuzdan çeşitli diteler ve bazı ilaç ve beslenme destekleriyle birlikte birçok hasta operasyondan sonra uzun süreli açlıklara dayanabilmekte ve dolayısıyla orucunu tutabilmektedir.
Yazı kaynağı : www.medicana.com.tr
Ameliyat sonrası oruç tutabilir miyim?
Ramazan ayının kapıya dayandığı bu günlerde en merak edilen sorulardan biri “Ameliyat sonrası oruç tutabilir miyim?”
Bariatrik cerrahi temelde gıda alımını kısıtlayıcı bir yöntem. Bu nedenle ameliyat sonrası en önemli noktalardan biri az az, sık sık yemek ve düzenli aralıklarda da sıvı tüketmektir. Oruç tutarken uzun sürelerde sıvı tüketmemeniz vücutta dehidratasyona sebep olacağı gibi uzun açlık sonrası iftarda tek seferde fazla besin tüketimi sizi zorlayacaktır. Aynı zamanda yeni küçük mideniz ile iftar ve sahur arasındaki 8-9 saatlik kısa sürelerde vücudunuzun ihtiyacı kadar besin ve sıvı tüketimi uyku süresini de sayarsak pek mümkün olmayacaktır. Bu nedenle özellikle ameliyat sonrası 12-18 ay oruç tutulması önerilmez. 18 ayı geçen hastalar ise doktorlarına danışarak ve diyetisyenlerinden destek alarak dengeli oluşturulmuş beslenme programları ile oruç tutabilir.
Ameliyat sonrası 18 ayı dolduran hastalar oruç tutabilir demiştik. Peki bu süreçte nelere dikkat edilmeli?
• Öncelikle kesinlikle sahur yapmadan oruç tutulmamalı. Sahur için erken kalkıp öncesinde bir miktar su içmeniz sıvı ihtiyacını karşılamanız açısından önemli.
• Sahur öğününde kesinlikle kızartma, börek vb besinler olmamalı. Tercihen peynir, 2-3 adet haşlanmış yumurta doygunluğu hissetmezseniz domates salatalık yeşillik eklenebilir.
• Öğün sonrası da 20-30 dakika sonra tekrar su tüketebilirsiniz. Çay, kahve gibi diüretik sıvıları çok tüketmemekte fayda var.
• İftar öğününde çok ciddi bir açlıkla başlayıp bir anda yüksek miktarda besin tüketmek dumpinge neden olacağından dolayı iftarda başlangıç bir bardak su ile birlikte besleyici bir çorba olabilir. (mercimek, ezogelin, tavuklu ya da kıymalı çorbalar)
• Sıvı başladığınız öğünden 30 dakika sonra ana öğüne geçebilirsiniz. Tercihen protein ağırlıklı bir öğün olmalı et, tavuk ya da balık olabilir. Gün gün kurubaklagil olabilir.
• Sebze tercih ettiğiniz günlerde protein ihtiyacını tamamlayabilmek adına proteini artırılmış yoğurtlardan destek alabilirsiniz.
• İftar öğününden sonra 1 ya da 2 küçük besleyici ara öğün yapmanızı öneriyoruz.Aynı zamanda sıvı ihtiyacını da tamamlamanız için su tüketmeniz gerektiğinden bu öğünleri sıvı tercih edebilirsiniz. Proteini arttırılmış sütler, protein tozu ile hazırlanmış smoothieler bu süreçte çok faydalı olabilir.
• Unutmayın ki bu süreçte katı sıvı ayrımına dikkat etmeli, yeterli protein ve sıvı alımını sağlamalısınız.
• Basit karbonhidrat kaynakları (vazgeçilmezimiz iftar sonrası tatlılar) dumpinge neden olur. Aynı zamanda yüksek kalori içerikleri açından dikkat edilmesi gerekir.
• Bu süreçte kabızlık ile karşılaşmamak adına yeterli su tüketmenizi ve düzenli probiyotik kullanmanızı öneriyoruz.
One of the most curious questions these days when the month of Ramadan is coming to the door is “Can I fast after surgery?”
Bariatric surgery is a method of restricting food intake. For this reason, one of the most important points after the surgery is to eat less and frequently and to consume fluids at regular intervals. While fasting, not consuming fluids for a long time will cause dehydration in the body as well as consuming too much food in one go after a long hunger. At the same time, it will not be possible to consume as much food and liquid as your body needs in the short periods of 8-9 hours between iftar and sahur with your new small stomach. Therefore, fasting for 12-18 months after surgery is not recommended. 18 months after surgery, patients can fast with balanced nutrition programs by consulting their doctors and receiving assistance from their dietitians.
We said that patients who complete 18 months after surgery can fast. So, what should be considered in this process?
• First of all, one should never fast without doing sahur. Getting up early for sahur and drinking some water beforehand is important in terms of meeting your fluid needs.
• There should be no foods such as frying, pastry, etc. in sahur meal. Preferably cheese, 2-3 boiled eggs, if you do not feel satiated, tomatoes, cucumbers, and greens can be added.
• You can consume water again 20-30 minutes after the meal. It is beneficial not to consume diuretic liquids such as tea and coffee too much.
• Since starting with a very serious hunger and consuming a large amount of food at an iftar meal will cause dumping syndrome, the start of iftar can be a nutritious soup with a glass of water. (Lentil, chicken soups, or soups with ground meat)
• You can switch to the main meal 30 minutes after the liquid you started. Preferably, it should be a protein-heavy meal, it can be meat, chicken, or fish. Some days it may be legumes.
• On the days when you choose vegetables, you can get support from yoghurts with increased protein to complete your protein need.
• We recommend you to have 1 or 2 small nutritious snacks after the iftar meal. You can also choose liquid for these meals as you need to consume water to complete your fluid need. Protein-enhanced milk and smoothies prepared with protein powder can be very useful in this process.
• Remember that in this process, you should pay attention to solid-liquid separation and ensure adequate protein and liquid intake.
• Simple carbohydrate sources (our indispensable post-iftar desserts) cause dumping syndrome. At the same time, attention should be paid in terms of high-calorie content.
• In this process, we recommend that you consume enough water and use probiotics regularly to avoid constipation.
Eine der merkwürdigsten Fragen in diesen Tagen, wenn der Monat Ramadan vor der Tür steht, ist “Kann ich nach der Operation fasten?”
Die bariatrische Chirurgie ist eine Methode zur Einschränkung der Nahrungsaufnahme. Aus diesem Grund ist es einer der wichtigsten Punkte nach der Operation, weniger und häufig zu essen und in regelmäßigen Abständen Flüssigkeiten zu konsumieren. Wenn Sie während des Fastens lange Zeit keine Flüssigkeit zu sich nehmen, kann dies zu einer Austrocknung des Körpers führen und nach einem langen Hunger zu viel Nahrung auf einmal zu sich nehmen. Gleichzeitig ist es nicht möglich, in den kurzen Zeiträumen von 8 bis 9 Stunden zwischen Iftar und Sahur mit Ihrem neuen kleinen Magen so viel Nahrung und Flüssigkeit zu sich zu nehmen, wie Ihr Körper benötigt. Daher wird ein Fasten von 12 bis 18 Monaten nach der Operation nicht empfohlen. 18 Monate nach der Operation können die Patienten mit ausgewogenen Ernährungsprogrammen fasten, indem sie ihre Ärzte konsultieren und Unterstützung von ihren Diätassistenten erhalten.
Wir sagten, dass Patienten, die 18 Monate nach der Operation vergangen sind, fasten können. Was sollte bei diesem Prozess berücksichtigt werden?
• Erstens sollte man niemals fasten, ohne Sahur zu machen. Früh aufzustehen, um Sahur zu trinken und vorher etwas Wasser zu trinken, ist wichtig, um Ihren Flüssigkeitsbedarf zu decken.
• In Sahur-Mahlzeiten sollten keine Lebensmittel wie Braten, Gebäck usw. enthalten sein. Vorzugsweise Käse, 2-3 gekochte Eier, wenn Sie sich nicht satt fühlen, können Tomaten, Gurken und Gemüse hinzugefügt werden.
• Sie können 20 bis 30 Minuten nach dem Essen wieder Wasser konsumieren. Es ist vorteilhaft, Diuretika wie Tee und Kaffee nicht zu viel zu konsumieren.
• Da der Beginn eines sehr schweren Hungers und der Verzehr einer großen Menge an Nahrungsmitteln bei einer Iftar-Mahlzeit zu einem Dumping-Syndrom führt, kann der Beginn von Iftar eine nahrhafte Suppe mit einem Glas Wasser sein. (Linsen-, Hühnchen Suppen oder suppen mit Hackfleisch)
• Sie können 30 Minuten nach dem Start der Flüssigkeit zur Hauptmahlzeit wechseln. Vorzugsweise sollte es eine proteinreiche Mahlzeit sein, es kann Fleisch, Huhn oder Fisch sein. An manchen Tagen können es Hülsenfrüchte sein.
• An den Tagen, an denen Sie sich für Gemüse entscheiden, können Sie sich von Joghurt mit erhöhtem Protein unterstützen lassen, um Ihren Proteinbedarf zu decken.
• Wir empfehlen Ihnen, nach der Iftar-Mahlzeit 1 oder 2 kleine nahrhafte Snacks zu sich zu nehmen. Sie können für diese Mahlzeiten auch Flüssigkeit wählen, da Sie Wasser verbrauchen müssen, um Ihren Flüssigkeitsbedarf zu decken. Proteinverstärkte Milch und Smoothies, die mit Proteinpulver hergestellt wurden, können bei diesem Prozess sehr nützlich sein.
• Denken Sie daran, dass Sie bei diesem Prozess auf die Fest-Flüssig-Trennung achten und eine ausreichende Protein- und Flüssigkeitsaufnahme sicherstellen sollten.
• Einfache Kohlenhydratquellen (unsere unverzichtbaren Nach-Iftar-Desserts) verursachen ein Dumping-Syndrom. Gleichzeitig sollte auf den hohen Kaloriengehalt geachtet werden.
• In diesem Prozess empfehlen wir, dass Sie genügend Wasser konsumieren und regelmäßig Probiotika verwenden, um Verstopfung zu vermeiden.
Yazı kaynağı : antalyaobezite.com
Prof. Dr. Erdoğan SÖZÜER – Kimler oruç tutamaz ?
Kimler oruç
tutamaz ?
Değerli okuyucular, Ramazan ayında bana
en sık sorulan soru şudur: Hocam benim şu şikayetlerim var, veya şöyle bir
ameliyat oldum, oruç tutabilir miyim? Bu
soruya verilecek cevabın dini boyutu
beni fazlasıyla aşar, ancakolaya sağlık açısından yaklaşarak bir cevap
vermeye çalışıyorum. Çünkü oruç ibadetini yerine getirebilmek için fiziki ve
ruhsal olarak tam bir sağlık hali içinde olmak gerekiyor. Ramazan ayında acil
polikliniklere gelen bazı hastalıklarda ciddi artışın olduğunu da biliyor ve
görüyoruz. O halde vücudumuz ile inatlaşmadan çok dikkat edilmesi gereken bazı
durumların olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Bu yazımda kimlerin oruç
tutmasının uygun olmadığı konusunda bazı bilgileri sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
?
Şeker hastaları. Özellikle belli saatlerde insülin alması gereken diyabet
hastaları. Hiperglisemi (şekerin aşırı yükselmesi) veya hipoglisemi (şekerin
çok fazla düşmesi) gibi durumlar nedeniyle komaya girebilirler. Bu hastalar
zaten kan şekerlerini belli bir düzeyde tutabilmek için uğraş vermektedirler. Çok
uzun saatler aç kalmak ve ilaçların saatlerini kaçırmak bu hastalar için ciddi
bir risk oluşturmaktadır.
?
Kalp, akciğer, karaciğer, böbrek hastalıkları nedeniyle düzenli olarak ilaç alması
gereken hastaların da oruç tutmaları tavsiye edilmez. Saydığımız organlar
hayati organlar olup bunların görevlerini yeterince yapamadığı durumlarda
hayati tehlikeler ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle ancak bazı ilaçlar alarak bu
organlarını takviye eden hastaların oruç tutarak yaşam ve tedavi düzenlerini
bozmaları çok risklidir ve doğru değildir.
?
Mide hastalığı olanlar. Ülser, gastrit, reflü gibi mide rahatsızlıkları olanlar
uzun süreli açlık periyotundan çok fazla etkilenirler. Hastalıkları ilerler, şikayetleri
artar. Bazılarında mide delinmesine kadar varabilen hayati durumlar ortaya
çıkabilir. Bu nedenle mide şikayeti olanların oruç tutmaları uygun değildir.
veya iltihabi barsak hastalığı
?
Barsak hastalığı olanlar. Pek çok barsak hastalığında (iltihabi barsak
hastalıkları, divertiküller, polipler, ciddi hazımsızlık gibi) şikayetlerin başlaması
ve şiddeti yenilen yemeklerle çok yakından alakalıdır. Barsak alınan gıdaların
emildiği yerdir, barsaklarda bir problem varsa hasta yemek yese dahi bundan
yeterince faydalanamaz. Bu nedenle barsaklarında problem olan birinin oruç
tutması sakıncalıdır.
?
Safra kesesinde taşı olanlar, pankreas rahatsızlığı olanlar da uzun süre açlık
ve sonra yemek yeme durumundan olumsuz etkilenirler. Ramazanda acil servislere
gelen hastaların büyük çoğunluğunda safra kesesi ve pankreas iltihabı tespit
edilmektedir.
?
Ameliyat olmuş hastalar. Her türlü ameliyattan sonra vücut o bölgede ciddi bir
yara iyileşmesi mücadelesi vermektedir. Tabii ki ameliyat edilen organ ve
ameliyatın büyüklüğü bunda etkilidir. Özellikle sindirim sistemi ameliyatı
geçiren hastaların oruç tutmaları kesinlikle doğru değildir.
?
Kanser hastaları, kemoterapi, radyoterapi alan hastaların da oruç tutması doğru
değildir. Bu hastalarda zaten ciddi bir beslenme bozukluğu vardır, hasta
halsiz, iştahsız ve zayıftır, uzun süre aç kalmaya asla tahammül gösteremez.
Kemoterapi ilaçlarının keza ışın tedavisinin de çok ciddi yan tesirleri
olabilir. Bu nedenle bu tip tedavi altında olan hastaların kesinlikle oruç
tutmamaları gerekir.
?
Epilepsi, Alzheimer, Parkinson gibi nörolojik rahatsızlıkları olanların oruç
tutmaları uygun değildir. Hem bu hastalar belirli aralıklarla ilaçlarını
almalıdırlar hem de yaşamlarındaki küçük değişiklikler bile hastalığın
şiddetini arttırabilir.
?
Hamilelerin oruç tutmaması gerekir. Çünkü bu dönemde organizmanın her organı ve
sistemi yeni durumdan etkilenmektedir. Tüm hormonal sistem, metabolizma
değişmekte ve vücudun ihtiyaçları artmaktadır. Üstelik tüm olan bitenlerden
anneden daha fazla bebek etkilenmektedir. Bu nedenle hamilelik döneminde
beslenmeyle ilgili olarak dikkat edilmesi gereken tüm kurallara uymaya devam
edilmelidir. Bu nedenle hamile bir kadının uzun süre aç ve susuz kalması, oruç
tutması uygun değildir.
?
Bebek emziren kadınlar da aynı çerçevede değerlendirilir. Lohusalık dönemi de
hamilelik gibi özellik gösteren bir dönemdir. Bu dönemde bebeğin en önemli
besin kaynağı anne sütüdür. Anne sütünün yeteri miktarda ve kalitede
üretilebilmesi için annenin dengeli beslenmesi şarttır, dolayısı ile süt veren
annenin oruç tutması doğru değildir.
?
Belli bir yaşın altındaki çocuklar. Genel olarak ergenlik yaşına kadar
çocukları oruç tutmaları gelişimleri için uygun değildir. Özellikle 10 yaşın
altında uzun süre açlık ve susuzluktan organizma çok daha fazla
etkilenmektedir. Bu nedenle erken çocukluk döneminde oruç için ısrarlı olmak
uygun değildir.
?
Sağlık sadece fiziki değil aynı zamanda ruhsal bir iyilik halidir. Oruç ta
organizma az veya çok bir stres altındadır. Bu nedenle bazı hastalıkların
şiddetinde artma ve alevlenmeler olabilir. Bu nedenle değişik nedenlerle
psikiyatrik tedavi gören hastaların da oruç tutmaları önerilmez.
Sağlıklı günler dileklerimle…
Prof.Dr.Erdoğan
Sözüer
Genel CerrahiUzmanı
Yazı kaynağı : erdogansozuer.com
Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında
Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.
kim kimdir ne zaman nasıl nelerdir nedir ne işe yarar tüm bilgiler
dünyadan ilginç ve değişik haberler en garip haberler burada
enteresan haberler