kars ve ankara antlaşması hangi savaştan sonra imzalandı

kars ve ankara antlaşması hangi savaştan sonra imzalandı bilgi90’dan bulabilirsiniz

Kars Antlaşması

Kars Antlaşması

Kars Antlaşması, Rusya, 1917’den sonra Kafkasya’dan çekildi. Bölgede Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan bağımsızlığına kavuşmuş ve Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, Gürcistan Demokratik Cumhuriyeti, Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti adında üç devlet kurulmuştur. Fakat Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti iki yıl sonra Kafkasya’yı yeniden işgal etmiştir. Bölgedeki üç devlet Sovyetler Birliği ismini alan yeni Sovyet rejiminin idaresine girdi. Sakarya Muharebesinin Ankara Hükûmetinin zaferiyle sonuçlanmasından sonra Sovyet Rusya’nın aracılığıyla üç Sovyet Cumhuriyeti Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan ile Kâzım Karabekir‘in temsil ettiği TBMM Hükûmeti arasında 13 Ekim 1921’de Kars Antlaşması imzalandı. Bu anӀaşmaya göre her üç Cumhuriyet, Moskova Antlaşması‘nı kendileri için de geçerli sayıyordu. Böylece Türkiye’nin doğu sınırı kesinleşti ve Ermeni Sorunu da sona erdi.

Bir giriş bölümü, 20 madde ve eklerinden oluşmaktadır. Sözleşmenin geçerli şartı kabul edilmemiştir. Ancak, bazı bilgilere göre antlaşmanın hükümleri 25 yıllık geçerliliği olan ek protokolleri mevcuttur. Böylece, Azerbaycan’ın Nahçıvan bölgesinin hamilik hakkında 5. maddede ifade edilen şartı açıktır. Sovyetler Birliği’nin yıkılmasıyla beraber Ermenistan bu konuda farklı görüşler belirtmiş farklı makamlar Kars Antlaşması’nı kabul etmediklerini açıklamıştır.

Potsdam Konferansı‘nın liderlerinin 6. toplantısında SSCB Dışişleri Halk Komiseri Vyaçeslav Molotov‘un 22 Temmuz 1945 yılında Türk-Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması’nın koşulları hakkında yapılmış açıklaması bu süre ile koşullandırılmıştır. Bu koşulları Kars, Artvin ve Ardahan hariç bölgelerin geri vermesi ve Karadeniz Boğazlar sorunları çözüm hükümleri kapsamaktadır.

Konferans ve imza[değiştir | kaynağı değiştir]

Kars’ta yapılan konferansa Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti’ni temsilen, baş delege olarak Doğu Cephesi Komutanı Ferik Kâzım Karabekir Paşa, delege olarak Burdur milletvekili Veli Bey, Ankara Hükûmeti’nin Azerbaycan temsilcisi Memduh Şevket Bey, Doğu Anadolu Bölgesi Demiryolları İnşaat Başmühendisi Muhtar Bey, Müşavir olarak Batum milletvekili Edip Bey, Reji Umûmî Müfettişi Muvaffak Bey, Doğu Cephesi Kurmay Başkanı Kadri Bey, Kurmay Binbaşı Veysel Bey, Kurmay Binbaşı Talât Bey ve kâtip olarak dışişleri memurlarından Zühtü Bey, Osman Bey ve Cephe yaverleri Nazmi Bey ve Selahattin Bey katılmışlardır.

Antlaşma, Türkiye’yi temsil eden Kazım Karabekir Paşa, Veli Bey, Muhtar Bey, Memduh Şevket Bey, Sovyetler’i temsil eden Rusya Büyükelçisi Yakov Ganetsky, Ermenistan Dışişleri Bakanı Aşkanaz Mravyan ve iç işleri bakanı Bogos Makinçiyan ile Azerbaycan Devlet Bakanı Behbud Şahtahtinski ve Gürcistan Savunma Bakanı Şalva Eliava ve Dışişleri bakanı Aleksandr Svanidze‘nin katıldığı bir toplantıyla imzalandı.

II. Dünya Savaşı[değiştir | kaynağı değiştir]

II. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Sovyetlerin Türkiye üzerindeki toprak iddiaları devam etmiştir. Bu durum, Türkiye’nin hem savaşın son döneminde Müttefik Devletler yanında savaşa dahil olmasına, hem de birkaç yıl sonra NATO‘ya üye olmasında rol oynayan unsurlardan biri oldu.

Şimdiki durum[değiştir | kaynağı değiştir]

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği 1991’de dağıldıktan sonra bağımsız olan Ermenistan Kars Antlaşması’nı tanımadı.[1] Taşnak Partisi Erivan Temsilcisi Kiro Manoyan ve Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan, Kars Antlaşması’nın Sovyetler Birliği ile imzalandığını bağımsız Ermenistan tarafından imzalanmadığını öne sürerek bu sınırların geçerli olmadığını, daha farklı bölgeleri sınır belirlemiş Sevr Antlaşması‘nı esas aldıklarını belirtti.[2]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

Yazı kaynağı : tr.wikipedia.org

Kars Antlaşması – Atatürk Ansiklopedisi

Kars Antlaşması, “Türkiye ile Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Arasında Dostluk Antlaşmasıdır. 13 Ekim 1921’de Kars’ta imzalanmıştır. Antlaşmanın imzalandığı tarihte Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan birer “Sosyalist Sovyet Cumuhuriyeti” idiler fakat henüz Sovyetler Birliği kurulmadığı için bağımsız cumhuriyet statüsünde bulunuyorlardı ve kendi başlarına yabancı ülkelerle geçerli antlaşmalar imzalayabiliyorlardı. Kars Antlaşması, Türkiye’nin Kafkas sınırlarıyla doğrudan ilgilidir. Bu sınırlarla ilgili olarak daha önce bir dizi anlaşma yapılmış ve sınırlar zaman içinde değişiklik geçirmiş idi. Önce Osmanlı Devleti, 93 Harbi (1877-1878 Türk-Rus Savaşı) sonunda imzaladığı Berlin Barış Antlaşması ile “Elviye-i Selâse” yi (Kars, Ardahan ve Batum sancaklarını) Rusya’ya bırakmak zorunda kalmıştı. Bolşevik İhtilali üzerine Ruslar, Birinci Dünya Savaşı’ndan çekilince, Osmanlı Devleti ile Sovyet Rusya arasında 3 Mart 1918 tarihinde imzalanan Brest-Litovsk Antlaşması ile Kars, Ardahan ve Batum sancakları Osmanlı Devletine geri verildi. Buralarda halk oylaması yapıldı ve halkın çoğunluğunun oyu ile üç sancak Türkiye’ye katıldı. Ancak, Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’ndan mağlup çıkması üzerine 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi, Türk birliklerinin savaş öncesi (1914) sınırlarına çekilmesini öngördü. Yani Kars, Ardahan ile Batum boşaltıldı ve Kars bölgesi kısmen Ermeni işgaline uğradı. 28 Ocak 1920 tarihi Mîsâk-ı Millî’de, Kars, Ardahan ve Batum’da tekrar plebisit yapılması öngörüldü: “Halkı, özgürlüğe kavuşunca, oylarıyla anavatana katılmış olan Elviye-i Selâse (yani Kars, Ardahan ve Batum Livaları) için gerekirse yeniden halkın serbest oyuna başvurulmasını kabul ederiz.” denildi. (bkz. Mîsâk-ı Millî). Ankara Hükûmetinin, o zamanki resmi adıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmetinin imzaladığı ilk antlaşma Gümrü Antlaşması oldu. 2 Aralık 1920 tarihinde, Ermenistan Hükûmeti ile imzalanan bu antlaşma ile 1918 yılından beri Ermeni işgali altında olan Iğdır ve Tuzluca ilçeleriyle birlikte Kars bölgesi geri alındı. Nahçıvan, Şahtahtı, Şarut bölgesi de Türkiye’nin himayesine bırakıldı, “Bu topraklara Ermenistan karışmayacak.” denildi (bkz. Gümrü Antlaşması). Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti ile Sovyet Rusya Hükûmeti arasında 16 Mart 1921 tarihinde imzalanan Moskova Antlaşması ile Türkiye’nin bugünkü sınırları belirlendi; Kars ve Ardahan Türkiye’de kaldı, buna karşılık Türkiye Batum’dan vazgeçti. Antlaşmada, Nahçıvan’ın özerk bir bölge olarak ve “üçüncü bir devlete hiçbir zaman bırakılmamak” şartı ile Azerbaycan’a bırakılması öngörüldü (bkz. Moskova Antlaşması). Kars Antlaşması, Moskova Antlaşması’nın devamıdır. Bu iki antlaşma birbirini tamamlamış ve Türkiye’nin bugünkü Kafkas sınırlarını çizmiş, kesinleştirmiştir. Öyle ki, bu sınırlar artık, Lozan Barış Konferansı’nda tartışma konusu yapılmamış, yaptırılmamıştır. Tam adı Türkiye-Sovyet Rusya Dostluk ve Kardeşlik Antlaşması olan 16 Mart 1921 tarihli Moskova Antlaşması’nın Türk diplomasi tarihinde özel ve önemli bir yeri vardır. Çünkü bu antlaşma, her iki devletin Batı ile anlaşmazlık ve savaş içinde oldukları bir sırada imzalanmış, bir çeşit barış antlaşması niteliğindedir. Türkiye’nin bugünkü sınırlarını çizdiği gibi Sovyet Rusya ile dayanışmasının ve dostluğunun temelini atmıştır. Moskova Antlaşması’nın birinci maddesi ile Sovyetler, Türkiye’ye zorla kabul ettirilmek istenen Barış Antlaşması’nı (Sevr Antlaşması) reddetmiş ve yeni Türkiye’yi ilke olarak Mîsâk-ı Millî sınırlarıyla tanımışlardır. Türkiye’nin bugünkü sınırını kabul etmişlerdir. Kars ve Ardahan sancakları Türkiye’ye bırakılmıştır.

Kars Antlaşması, gerek Türkiye’nin sınırları gerekse koyduğu ilkeler bakımından Moskova Anlaşması’nın bir benzeridir. Rus Sovyet Hükûmetinden yedi ay kadar sonra Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyet Hükûmetleri de Türkiye’nin Kafkas sınırlarını tanımış, Sevr Antlaşması’nı reddetmiş, Mîsâk-ı Millî sınırlarını kabul etmişlerdir; Türkiye’nin çok önem verdiği kapitülasyon rejiminin kaldırılmasına razı olmuşlardır.

Kars Antlaşması’nın önemli maddeleri şöyledir:

Madde 1. Âkit Taraflar, içlerinden birine zorla kabul ettirilmek istenen herhangi bir barış antlaşması (Sevr Antlaşması) ya da uluslararası bir akdi tanımamak konusunda görüş birliği içindedirler. Bu Antlaşma gereğince, Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyet Cumhuriyetleri Hükûmetleri Türkiye’ye ilişkin olup da bugün Büyük Millet Meclisince temsil edilen Türkiye Hükûmetinin tanımadığı hiçbir uluslararası akdi tanımamağı kabul ederler. İşbu Antlaşmada yazılı “Türkiye” terimi ile İstanbul’da toplanan Osmanlı Millet Meclisince kabul edilip açıklanan ve tüm devletlere ve basına bildirilen 28 Ocak 1920 günkü Mîsâk-ı Millî’nin kapsadığı topraklar anlaşılır (Bu madde Moskova Antlaşması’nın 1. maddesini karşılar).

Madde 3. Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan Sovyet Cumhuriyetleri Hükûmetleri kapitülasyonlar yönteminin her ülkenin ulusal gelişmesinin özgürce sürmesi ve egemenlik haklarının bütünüyle kullanılmasıyla bağdaşmadığını kabul ederek, Türkiye’de bu yöntemle herhangi bir biçimde ilişkili her türlü yetkilerin ve hakların kullanılmasını geçersiz ve kaldırılmış sayar (Bu madde Moskova Antlaşması’nın 7. maddesini karşılar.).

Madde 4. Türkiye’nin kuzeydoğu sınırı… Karadeniz kıyısında bulunan Sarp Köyü’nden başlayarak… Ardahan ve Kars sancaklarının eski yönetim sınırlarının kuzeyini ve Arpa Çay ile Aras ırmaklarının talveğinşi Nijni-Kara Su’yun döküldüğü yere dek izleyen çizgi ile belirlenmiştir (Kars ve Ardahan sancaklarını Türkiye’ye bırakan bu madde Moskova Antlaşması’nın 1. maddesinin 2. paragrafını karşılar.).

Madde 5. Türkiye Hükûmeti ile Ermenistan ve Azerbaycan Sovyetler Hükûmetleri, işbu Antlaşmanın III sayılı ekinde belirtilen sınırlar içinde olmak üzere, Nahçıvan bölgesinin Azerbaycan’ın koruyuculuğunda özerk bir ülke oluşturulması konusunda anlaşmışlardır (Bu madde Moskova Antlaşması’nın 3. maddesini karşılar.).

Madde 6. Türkiye, işbu Antlaşmanın 4. Maddesinde gösterilen sınırların kuzeyinde bulunan ve Batum Livasına ilişkin topraklar ile Batum kenti ve limanı üzerindeki egemenlik hakkını…Gürcistan’a bırakmağa razı olur (Bu madde Moskova Antlaşması’nın 2. maddesini karşılar.).

Madde 9 — Boğazların tüm ulusların ticaretine açılması ve geçiş serbestliğinin sağlanması için Türkiye ile Gürcistan, Karadeniz ve Boğazların bağlı olacağı rejimin kesin biçimde hazırlanması işinin, kıyı devletlerinin temsilcilerinden oluşmak üzere, daha sonra yapılacak bir konferansa bırakılmasını uygun bulurlar (Bu madde de Moskova Antlaşması’nın 5. maddesini karşılar.).

Kars Antlaşması, Moskova Antlaşması’nı pekiştirmiş ve Ankara Hükümetinin uluslararasındaki durumunu güçlendirmiştir. Sevr Antlaşması’nın geçersiz, Misâk-ı Millî’nin geçerli olduğu, kapitülasyonların kaldırılması gerektiği gibi esaslar, Rus Hükûmetine kabul ettirildikten sonra Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan Hükümetlerine de kabul ettirilmiştir. Türkiye’nin kuzeydoğu sınırı bu ülkeler tarafından da kabul ve tescil edilmiştir. Bu sınır, Lozan Barış Konferansı’nda tartışmaya açılmamış, açtırılmamıştır. Tarihi günlerde, 1921 yılında çizilip kesinleştirilmiş olan bu sınır, bugün de korunmaktadır. Boğazlar konusunda yalnız Karadeniz’e kıyısı olan devletlerin söz sahibi olacağı yolundaki ilke ise hem Lozan’da hem Montreux’de geçersiz bırakılmıştır. Lozan ve Montreux’de hazırlanan Boğazlar Sözleşmelerini Karadeniz’e kıyısı olmayan bazı başka devletler de imzalamışlardır. Nahçıvan bölgesine gelince, bu bölgenin durumu, gerek Moskova Antlaşması gerek Kars Antlaşması ile sağlama bağlanmıştır. Türkiye, Nahçıvan bölgesini şartlı olarak Azerbaycan’a devretmiştir. Bu şart, Nahçıvan’ın Azerbaycan’da kalması ve hiçbir zaman üçüncü bir ülkeye devredilmemesi şartıdır.

Bilâl N. ŞİMŞİR

KAYNAKÇA

Muahedat Mecmuası, T.C. Hariciye Vekâleti, Cilt 2, Ankara 1926.

SOYSAL, İsmail, Türkiye’nin Siyasal Andlaşmaları, Cilt I (1920–1945), Türk Tarih Kurumu, Ankara 1983.


Yazı kaynağı : ataturkansiklopedisi.gov.tr

Kars Antlaşması Kısaca Özeti: Tarihi, Maddeleri (Şartları), Önemi Ve Özellikleri

Kars Antlaşması Kısaca Özeti: Tarihi, Maddeleri (Şartları), Önemi Ve Özellikleri

Kars Antlaşması özellikle yeni kurulacak olan Türkiye Cumhuriyeti için çevresindeki devletlerle anlaşmalar yapmayı gerekli, devletleri birbirine yakınlaştıran antlaşmalardan biridir. Kars Antlaşması Türkiye’nin doğu sınırını korumak amacıyla oldukça etkili olan bir antlaşmadır.

Kars Antlaşması Kısaca Özeti

Kars Antlaşması; Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve TBMM arasında Kars Konferansı’nda görüşüldükten sonra 13 Ekim 1920’de tarihinde imzalanan anlaşmadır. Anlaşmaya göre Türkiye’nin doğu sınırı çizilmiş Doğu cephesi kapanmış, TBMM’yi Doğu Cephesi’nde en çok uğraştıran Ermeni
sorunu ortadan kaldırılmıştır.

Kars Antlaşması 20 maddeden oluşmaktadır ve Moskova Antlaşmasının temellerine dayanmaktadır. Kars Antlaşması’nda Doğu Cephesi’nde aktif olan Kazım Karabekir Paşa katılmıştır.

Kars Antlaşması Sakarya Meydan Savaşı yapıldıktan sonra Kurtuluş Savaşı’nın kazanacağına inanılarak diğer devletlerin de bu durumu görmesi ile imzalanmıştır.

Kars Antlaşması Tarihi

Kars Antlaşması Sakarya Meydan Muharebesi’nin ardından 13 Ekim 1921 tarihinde Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve TBMM tarafları arasında imzalanmış bir anlaşmadır.

Kars Antlaşması Maddeleri

20 maddeden oluşan Kars Antlaşması tarafları Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve TBMM’dir. Bu devletlerle imzalanan anlaşma sayesinde Türkiye’nin doğu sınırı belirlenmiş, doğu sınır ile ilgili herhangi bir sıkıntı kalmamıştır. 20 maddeden oluşan Kars Antlaşması’nın önemli maddeleri ise şu şekildedir:

– Boğazlarda Ticaret yapılması İstanbul’un güvenliğine bağlı olacak,
– Azeri Türklerin yoğun olarak yaşadığı Nahçıvan bölgesi özerklik verilecek,
– Batum Gürcistan’a verilecek,
– Anlaşmada herhangi bir devlet kanunları tanımazsa diğer Devletler de tanımayacak,
– Her ülke azınlık haklarını koruyarak ülkesinde bulunan insanlara iyi davranacak,
– İmzacı devletler imza tarihinden itibaren 3 ay içerisinde konsolosluk sözleşmelerini imzalayacak,
– 2 ay içerisinde taraflar askeri ve sivil mahkumları göndermeyi kabul edecek,
– Kafkas cephesinde savaş sırasında işlenen tüm suçlar için tam bir af ilan etmeyi taraflar kabul edecek,
– Ülkeler arasında dostluk ve ticari ilişkileri daha iyi duruma getirmek için Tiflis’te bir konferans
toplanacak. Bu maddeler devletlerin açık ve net bir şekilde eşitlik ilkesine dayanarak birbirlerinin
tanıdığı haklar görülmektedir.

Kars Antlaşması Önemi ve Özellikleri

Kars Anlaşması Türkiye’nin doğu sınırının belirlenmesini sağlayan ve doğudaki sorunların aşılmasını sağlayan en önemli anlaşmalardan bir tanesidir. Anlaşmanın yapıldığı süreçte Doğu sorununun çözülmesi Her devlet için bölgede güvenliği sağlamak amacıyla önem arz etmektedir. Bölgede bulunan devletler kargaşadan uzak kalarak rahat hareket etme imkanı elde edeceklerdir.

Kars Antlaşması Azerbaycan ile yapılan en önemli anlaşmalardan bir tanesi olarak görülür. Anlaşması ile Ermenilerin çıkarabileceği sorunlar ve karşı önlem alınmış ve Ermenilere karşı sınırlar korunmuştur. Ermenistan dışında diğer ülkeler anlaşmada değişiklikler yapılmamış anlaşma maddeleri birebir uygulanmıştır.

Anlaşma sayesinde devletler hızlı bir gelişme kat etmiştir. Kars Antlaşması TBMM için çok avantajı bir anlaşmasına anlaşma olmasına rağmen negatif yönü Misak-ı Milli sınırları içinde yer alan Batum’un Gürcistan’a bırakılmasıdır. Ancak dönemin şartlarına göre bu taviz bölgedeki kargaşayı önlemek açısından alınan bir tedbirdir.

Ermenistan hükümeti Kars Antlaşması’nın tanımamıştır bu süreçte Sovyet Rusya’nın dağılması ile Ermenistan bağımsızlığını kazanmıştır. Ermenistan Kars Antlaşması tanımadığı için Sevr Anlaşması’nı tanımakta ve bölgedeki sorunlara da sebep olmaktadır. Bölgede daha sonra yaşanacak olan Dağlık Karabağ Bölgesi’nin işgali de Azerbaycan Türkleri ve Ermeniler arasında yaşanan sıkıntılar Ermenistan’ın Sevr Antlaşması’nı tanımasından kaynaklanmaktadır.

Yazı kaynağı : www.milliyet.com.tr

Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında

Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.

kim kimdir ne zaman nasıl nelerdir nedir ne işe yarar tüm bilgiler
dünyadan ilginç ve değişik haberler en garip haberler burada
enteresan haberler

Yorum yapın