Düzensiz göçle karşılaşmada yeni dönem! 1 Aralık’tan bu yana tüm… Güncel, başvuru sitemizde Düzensiz göçle karşılaşmada yeni dönem! 1 Aralık’tan bu yana tüm… ile alakalı araştırma yaptık.
İstanbul, Türkiye’nin en büyük ve en kalabalık şehri olması sebebiyle, bunun yanı sıra düzensiz göçle karşılaşmada de mühim bir rol oynuyor. İçişleri Bakanlığı, Temmuz ayında başlattığı yeni bir uygulama ile bu hususta yeni bir adım daha attı.
Şehrin en işlek ve göçmenlerin en yoğun yaşadığı 38 noktaya mobil göç noktaları kurdu. Bu noktalarda göçmenlerin kimlikleri kontrol ediliyor ve yasal kalış izni olmayanlar sınır dışı edilmeleri için işlemler başlatılıyor.
Kimlik Kontrolü
Mobil göç noktalarında görevli polis personelleri, göçmenlerin kimliklerini sıra sıra kontrol ediyor. Kimliğinde şüpheli bir durum tespit edilen yahut yasal kalış izni olmadığı anlaşılan göçmenler, mobil araçlara götürülüyor. Araçlarda ikinci bir kontrol yapılıyor ve parmak izleri alınıyor. Yasal kalış hakkı olan göçmenler serbest bırakılırken, düzensiz göçmen olduğu tespit edilen bireyler ise geri gönderme merkezlerine sevk ediliyor.
Sınır Dışı Edilme
Geri gönderme merkezlerine getirilen düzensiz göçmenler, burada sınır dışı edilmeleri için gerekli işlemlere tabi tutuluyor. Göçmenlerin ülkelerine geri dönmesi için gerekli belgeler hazırlanıyor ve uçuş planları yapılıyor. Sınır dışı edilme işlemi, hem Türkiye’nin hem de göçmenlerin menfaatine olduğu belirtiliyor.
Diğer İllerde de Yaygınlaşacak
İstanbul’da başlatılan mobil göç noktaları uygulamasının başarılı sonuçlar verdiği ifade ediliyor. İçişleri Bakanlığı, bu uygulamayı diğer illerde de yaygınlaştıracağını açıkladı. Buna göre, uygulama önce 1 Ekim itibariyle Ankara, İzmir, Bursa ve Adana’da; sonra 1 Kasım itibariyle 30 büyük şehirde; en son kez da 1 Aralık itibariyle tüm Türkiye’de uygulanacak.
Göçmen Hakları
Mobil göç noktaları uygulamasının amacının, düzensiz göçle mücadele etmek olduğu vurgulanıyor. Lakin bu uygulamanın, bunun yanı sıra göçmen haklarını da koruduğu belirtiliyor. Yasal kalış hakkına sahip olan yahut ülkeler arası koruma talebinde bulunan göçmenlere herhangi bir müdahale yapılmadığı, aksine onlara gerekli yardım ve destek sağlandığı ifade ediliyor.