Diyabetik Göz Hastalıkları ve Korunma Yolları
Diyabet, gözleri etkileyen tıbbi sorunlara yol açabilen, kan şekeri düzeylerinin anormal derecede yüksek olduğu bir durumdur. İnsülin, gerektiği vakit üretilen, şekeri (glikozu) hücrelere gönderen ve kandaki şeker seviyesini düşüren bir hormondur. Glikoz hücrelerde enerjiye dönüştürülür. Vücut yiyecekleri enerji olarak uygun şekilde işlemediğinde diyabet ortaya menfaat. Şeker hastalığı olduğunda, vücut pankreasın salgıladığı ve hücrelere glikoz (kan şekeri) elde eden bir hormon olan insüline yanıt vermez veya üretmez. Bu, kan dolaşımında aşırı oranda şekere niçin olur. Kan dolaşımında, ilişkin olduğu hücrelerin haricinde çok fazla glikoz olması, gözler de dahil olmak suretiyle vücuttaki kan damarlarının ve sinirlerin zarar görmesine niçin olabilir. Diyabet, potansiyel olarak onarılamaz göz hasarına ve zamanla cılız görüşe neden olabilir. Şeker hastalarının görme kaybı yaşama riski 20 kat daha yüksektir. Diyabet 20-74 yaş aralığındaki erişkin bireylerde körlüğün birincil nedenidir. Bu sebeple diyabet(şeker hastası ) olanlar göz doktorunu düzenli ziyaret etmelidir.
Diyabete Bağlı Görme Sorunları
Diyabetik göz hastalığı, diyabetten kaynaklanabilecek göz rahatsızlıkları grubunu anlatım eder. Şeker hastaları üç temel göz rahatsızlığına yakalanma riski altındadır. Bunlar katarakt, glokom ve diyabetik retinopatidir.
Katarakt
Gözün organik iç merceği, tıpkı bir kamera benzer biçimde, gözün bir görüntüyü görmesini ve odaklanmasını sağlar. Merceğin (lensin) bir bölümü bulanık olduğunda göz olması gerektiği gibi odaklanamaz ve görme sorunu başlar. Göz içindeki merceğin bulanıklaşması yada buğulanması ile tanımlanan katarakt, ışığın göze girmesini engelleyerek bulanık görme ve parlamalara niçin olur. Katarakt, yaşlanma periyodunun naturel bir parçası bulunmasına ve herkeste oluşabilmesine rağmen, diyabetli insanlarda kandaki şeker miktarının artması nedeniyle katarakt daha erken oluşabilir ve daha hızlı ilerleyebilir. Kataraktı çıkarmak için bir ameliyata gereksinim olacaktır. Katarakt ameliyatı hem emin hem de etkili olduğu için en iyi tedavi seçeneğidir. Doktor, bulanık olan lensi yapay olanla değiştirir.
Glokom
Glokom, optik sinirin hasar görmesiyle tanımlanan bir takım göz hastalığıdır. Diyabetli kişilerin, muhtelif biçimlerde yada tiplerde olabilen glokoma sahip olma olasılığı daha yüksektir. Sıvı gerektiği şeklinde boşalamadığında gözün arasında tazyik oluşur. Bu, sinirlere ve kan damarlarına zarar verebilir ve görmede değişikliklere neden olabilir. İlaçlar, en yaygın şekli olan aleni açılı glokomu tedavi edebilir, göz basıncını düşürür, drenajı hızlandırır ve gözün yapmış olduğu sıvı ((aköz humor denilen şeffaf sıvı) miktarını azaltır. Bu tip glokom, ilerleyene ve büyük görme kaybı olana kadar herhangi bir emareye neden olmayabilir. Yıllık muayene esnasında daha erken yakalanabilir. Hastalıkta daha seyrek olarak baş ağrıları, gözlerde ağrı, görmede bulanıklık, ışık etrafında haleler, gözlerde sulanma ve hatta görme kaybı ortaya çıkabilir. Tedavi deva ve özel göz damlalarını içerebilir. Cerrahi ve lazer tedavileri göz basıncını düşürmeye destek olabilir.
Şeker hastalığı var ise, neovasküler glokom ismi verilen ender bir duruma yakalanma olasılığı da daha yüksektir. Glokomun bir türü olan neovasküler glokomda yüksek şeker seviyeleri retinanın kan damarlarına zarar verebilir ve anormal yenilerinin oluşmasına neden olabilir. Gözün renkli bölümü olan iris üzerinde yeni kan damarları büyüdüğünde, göz basıncında ve glokomda artışa neden olabilir. Neovasküler glokomun birincil tedavisi, yeni kan damarlarının oluşumunu tersine çevirmektir. Bunun için tabip gözün arkasındaki kan damarlarının sayısını azaltmak için lazer kullanabilir veya göz basıncını hızla düşürmek için başka önlemler kullanırken anti-VEGF enjeksiyonu kullanabilir.
Glokom genel olarak mühim bir hasar oluşana kadar bildirilmez şu sebeple ilkin periferik (çevresel) görüşü etkisinde bırakır. Öte yandan, rutin glokom taramaları, erken uyarma sinyallerini keşfedebilir, hastalık gelişimini ve görme kaybını önlemek için erken tedaviye imkan tanır.
Diyabetik Retinopati
Retina, gözün arkasında ışığı alan bir hücre grubudur. Optik sinirin beyne gönderilmiş olduğu uyarıları görüntülere dönüştürürler. Diyabetik retinopati (DR), retinadaki kılcal damarlar zayıfladığında ve daha sonra fena düzenlenmiş kan şekeri seviyelerinin bir kararı olarak baloncuk (mikroanevrizma) olduğunda meydana gelir. Gözün arkasındaki sıska kan dolaşımı, kanayan yada sıvı sızdıran ve zamanla yara (skar) dokusuna, retina dekolmanına ve hatta körlüğe neden olabilen ek anormal kan damarlarının oluşumuna neden olur.
Diyabetik retinopati, hastaların görüşlerinde lekeler ve yamalar fark etmiş olduğu noktaya kadar genellikle hiç bir semptom görülmez. Arka plan retinopatisinde ferdin kan damarları hasar görmüştür fakat yeniden de iyi görebilir. Diyabet iyi yönetilemezse daha da kötüleşebilir.
Tip 1 diyabetli kişilerde nadiren ergenlikten önce gelişir. Yetişkinlerde, minimum 5 yıldır tip 1 diyabet olmadıkça görülmesi nadirdir. Bir insülin pompası veya birden fazla günlük insülin enjeksiyonu ile kan şekeri sıkı bir şekilde test altında tutulursa, bu duruma yakalanma olasılığı çok daha düşük olur. Tip 2 diyabet varsa, teşhis edildiğinde göz problemleri belirtileri olabilir. Hastalığı yavaşlatmak yada önlemek için kan şekeri, kan basıncı ve kolesterol test edilmelidir. Sigara içenler bırakmayı denemelidir. Bu, ancak gözleri değil genel anlamda sağlığı iyileştirecektir. Erken ayrım edilip tedavi edilmezse kişi kör olabilir. Ne kadar uzun süreden beri diyabet var ise, retinopati olma olasılığı o kadar artar. Kan şekeri kontrol altında tutulursa, şans düşürülür.
Retinopati ameliyat ve enjeksiyonlarla tedavi edilebilir ama hastalığın gelişmesini önlemek için en iyi yaklaşım, gözlerini tertipli olarak kontrol ettirmektir. İyi haber şu ki, erken teşhis, ehil diyabet tedavisi ve düzenli diyabetik göz muayeneleri ile diyabetik göz hasarı çoğu zaman önlenebilir.
Diyabetin niçin olduğu diğer görme sorunları içinde bulanık görme, makülopati ve proliferatif retinopati bulunur. Aşağıda bu göz sorunlarından bahsedilmektedir.
Bulanık Görme
Diyabetin bir başka potansiyel tesiri de göz merceğinin şişmesine ve kısa süreli bulanık görmeye neden olmasıdır. Kan şekeri seviyeleri düşükten normale hızla değişirse, göz merceğinin şekli etkilenebilir ve görüş bulanıklaşabilir. Kan şekeri düzgüsel aralığa döndüğünde,mercek ( lens) düzgüsel şekline ve net görüşe geri rotatif. Görme bulanıklığını düzeltmek için kan şekerinin hedef aralığa ((yiyeceklerden önce desilitre başına 70-130 miligram yada mg/dL ve yemekten 1-2 saat sonrasında 180 mg/dL’den azca ) getirilmesi gerekir. Görüşün tamamen normale dönmesi 3 ayı bulabilir. Kan şekeri seviyesi yüksek kalırsa, görme bulanık kalacaktır.
Bulanık görüş yüksek kan şekerinin neden olduğu minik bir sorun olsa da bir bireyin diyabeti var ise ve görüşünde herhangi bir değişim ayrım ettiyse, çok gecikmeden bir göz doktoruna başvurmalıdır. Diyabetli bir kişi her şeyin bulanık göründüğünü fark ettiği anda yeni gözlük almamalıdır. Gözlük alınacaksa, en doğru gözlük reçetesinin alınabilmesi için muayeneden önce kan şekeri seviyesinin test edilmelidir.
Makülopati
Makula, retinanın okuma, araba kullanma ve diğer benzer aktiviteler için lüzumlu olan en iyi, keskin görüşü elde eden kısmıdır. Keskin, düz görüş sağlayan retinanın merkezi olan maküla diyabetin niçin olduğu sızdıran kan damarları nedeniyle şişebilir. Maküla ödemi (maküler ödem) de denilen bu vaziyet bulanık yada çarpık görme ile sonuçlanabilir. Oluşan şişlik minik olabilir ve kolayca tedavi edilebilir yada daha ciddi ve tedavisi zor olabilir.
Proliferatif Retinopati
Gözün arkasındaki hücreler yeterli oksijen almadığında yeni kan damarları oluşmaya adım atar. Hassas oldukları için kanayabilir ve pıhtıya neden olabilirler. Bu durum yara izlerine (Skar) neden olabilir ve retinayı gözün ardından uzağa çekebilir. Ayrılırsa, geri dönüşü olmayan, düzeltilemeyecek görme kaybı olabilir. Bazen bu durum tedavi edilebilir. Ameliyat, kan damarlarını yakan bir lazer prosedürü bir seçenektir. Erken retinopatisi olan kişilerin yarısı kadarında körlüğü önleyebilir.
Diyabetik Göz Hastalıklarından Korunma
Diyabet hastaları yukarıda açıklanan bulanık görme, glokom, makülopati ve retina rahatsızlıkları dahil olmak üzere başka görsel sorunlar edinme riski altındadır. Diyabetle alakalı göz problemlerini önlemenin en iyi yolu kan şekeri seviyesini, kan basıncını ve kolesterol seviyeni yönetmektir. Diyabetin neden olduğu göz problemlerini önlemeye destek olabilecek yollar şunlardır:
Kan şekerinin kontrol edilmesi: Doktorlar kan şekerinin nasıl düzgüsel tutulacağını ve diyabetik göz hastalıklarına yol açabilecek dalgalanmalardan nasıl uzak durulabileceği mevzusunda yönlendirmeler yapacaktır. Gözleri test ettirmenin yanı sıra kan şekerini kontrol altında tutmak da oldukca önemlidir.
Tansiyonun ve kolesterolün düşürülmesi: Yüksek gerilim ve kolesterolle mücadele etmenin yolları ile alakalı doktordan tavsiyeler alınmalıdır çünkü bunlar diyabetik göz hastalığını kötüleştirebilir.
Sigaranın bırakılması: Sigara içmek, gözlerdekiler de dahil olmak suretiyle kan damarlarına daha çok zarar verebilir, bundan dolayı sigarayı bırakmak oldukca önemlidir.
Zararlı ışınlardan kaçınmak: Kişiler güneş gözlüğü takarak kendini güneşin zararı dokunan ultraviyole ışınlarından korumalıdır. Bu ışınlara maruz kalmak kataraktın ilerlemesini hızlandırabilir.
Diyabetik Göz Muayenesi
Diyabet teşhisi konduysa, gözlerin sağlığını değerlendirmek ve herhangi bir değişikliği tespit etmek için düzenli göz muayeneleri yaptırılması önemlidir. Diyabetik göz muayenesi iki halde yapılabilir:
1-Bir göz doktoru, göz bebeklerini genişletmek ve retinanın sağlığını gözlemlemek için göze damlalar damlatır.
2-Gözlerin arkasının fotoğrafını çekmek için hususi bir kamera kullanılır. Resimler, resimlerde diyabetik retinopatiyi bulmak için suni zekâ kullanan bir bilgisayar programına gönderilir. Program bir dakikadan kısa bir süre arasında diyabetik retinopati olup olmadığını ve bir göz doktoru tarafından takip edilmesi gerekip gerekmediğini belirleyecektir.
Dilate (genişletilmiş) göz muayeneleri yaptırmak çok önemlidir. Bu, doktorların sorunları erken tespit etmelerini ve diyabetten kaynaklanan görme kaybını önlemek için gereksinim duyulması durumunda tedaviler sunmasına imkan tanır.
Kan şekeri seviyesine ve gözlere dikkat etmek görmeyi tehdit eden hastalıklardan korunmaya, görme kaybını önlemeye yardımcı olabilir. Görme alanındaki siyah noktalar, ışık çakmaları, görüş alanındaki delik şeklinde karanlık bölgeler ve görmede bulanıklık şeklinde belirtiler acil bir duruma işaret edebilir, geciktirmeden doktor kontrolünden geçilmesini gerektirir. Herkesin yılda bir kere göz muayenesi olması gerekirken, şeker hastalarının daha sık kontrol yaptırması gerekir. Erken teşhis görüşü kurtarabilir. Bir bayan, yakın gelecekte gebe kalma ihtimali var ise olası sorunları önlemek için göz muayenesi yaptırmalıdır. Durum hamileyken de takip edilmelidir.
Kaynakça:
https://www.Webmd.Com/diabetes/diabetes-eye-problems
https://www.Hopkinsmedicine.Org/health/conditions-and-diseases/diabetes-and-your-eyes-what-you-need-to-know
https://www.Acibadem.Com.Tr/yaşam/diyabet-gozleri-vuruyor/
https://www.Bayindirhastanesi.Com.Tr/blog/diyabetin-gozlere-yansimasi-328
Yazar: Müşerref Özdaş
kaynak: bilgiustam.com